Dijital para kullanımının giderek popüler hale geldiği bir dünyada Çin, dijital yuanı aktif olarak tanıtarak lider olmaya çalışıyor. Ancak vatandaşların parayı kullanmak için acelesi yok. Bu neden oluyor? Gelin ona daha yakından bakalım.
Çinli İşçiler Fiat Parayı Tercih Ediyor
Çin hükümeti aktif olarak dijital yuanı tanıtmaya çalışıyor. South China Morning Post'un haberine göre bazı Çin şehirleri, ülkenin memurlarına CBDC ödemeye başladı. Ancak hala çok sayıda çalışan, bunları günlük işlemlerde kullanmak ve doğrudan nakde çevirmek konusunda tereddüt yaşıyor.
Suzhou'daki bir Çin devlet bankasında müşteri hizmetleri müdürü olan Sammy Lin, e-CNY uygulamasında para tutmadığını çünkü depolama için faiz talep etmediğini açıklıyor. Ayrıca şu anda dijital yuanı kullanabileceğiniz çevrimiçi veya çevrimdışı çok fazla yer bulunmadığını da belirtiyor.
Çin, on yılı aşkın bir süredir "işlevsel olarak nakitsiz" bir toplum olmasına rağmen, pek çok vatandaş, izlenebilirlik ve sınırlı kullanım durumları nedeniyle tamamen dijital bir para birimi kullanmakta hala tereddüt ediyor.
Ancak bu endişelere rağmen Çin Halk Bankası eski yöneticisi Yi Gang'a göre, Temmuz 2023'te dijital yuan kullanılarak 250 milyon dolardan fazla değerde işlem yapıldı. Ayrıca dijital yuanın "gizliliği tamamen koruyabildiğini" de vurguladı. "Kontrollü anonimlik" nedeniyle bu, küçük ödemelerin takibinin olmadığı, ancak büyük ödemelerin bir miktar takibinin mümkün olduğu anlamına gelir.
Cardano'nun kurucusu Charles Hoskinson, modern dünyada kripto para biriminin önemine vurgu yapıyor. 11 Mayıs'ta sosyal medya sayfasında kripto para biriminin temel konseptinin yeni sosyal sözleşmelerin yaratılması olduğunu hatırlattı. Hoskinson, hükümeti halka karşı sorumlu hale getirecek şeyin bu sözleşmeler olduğunu vurguladı ve sektörü bu hedefi desteklemeye odaklanmaya çağırdı.
Ayrıca kripto para birimlerinin yayılmasına karşı çıkan herkesin, bilmeden gücün birkaç kişinin elinde yoğunlaşmasını desteklediği konusunda da uyardı.
“Kripto bize sesimizi, finansal özgürlüğümüzü ve ortak insanlığımızı geri veriyor.” Hoskinson belirtti.
Avrupa Kripto Endüstrisinin Gelişimi
Kripto endüstrisi Avrupa'da önemli bir büyüme elde ediyor. Avrupa ülkeleri, yatırımcıların korunmasını ve finansal sistem istikrarını sağlayacak yasal bir ortam oluşturmak için aktif olarak çalışıyor. Örneğin İsviçre, çok sayıda blockchain şirketinin ve startup'ın bulunduğu Zürih'teki "kripto vadisi" ile tanınıyor. Malta, kripto para birimlerini düzenlemeyi ve bunların yasallığını ve şeffaflığını sağlamayı amaçlayan bir dizi yasayı kabul etti.
Avrupa ülkeleri sürekli olarak yeni blockchain çözümlerinin ve kripto para birimi ödeme sistemlerinin geliştirilmesi üzerinde çalışıyor. Avrupa ülkeleri ayrıca kripto para birimlerini finansal sistemlerine entegre etme olanaklarını da aktif olarak araştırıyor. Örneğin İsviçre, Bitcoin ile vergi ödeme olanağını getiren ilk ülkelerden biriydi.
Birçok ülke uzun süredir kripto para birimini ödeme aracı olarak kabul ediyor ve Ukrayna da bir istisna değil. Ukrayna, bu spektrum için uygun bir ortam yaratmak amacıyla yatırımcıları, startupları ve düzenleyicileri çekerek kripto alanını yoğun bir şekilde genişletiyor.
Ukraynalılar uzun zamandır marketlerdeki alışverişlerini Corefy, Switchere, Whitepay ve diğer birçok firmanın ödeme çözümlerini kullanarak ödeme fırsatına sahip oldu. Üstelik elektrikli otomobil alımına yönelik ilk kripto para işlemi yakın zamanda Ukrayna'da gerçekleşti. Bu adım, sektörün önemli gelişimini ve potansiyelini ortaya koyuyor.
Özet
Dijital yuanın Çin'de tanıtılması bir takım zorluklarla karşı karşıyadır ancak zorluklara rağmen hükümet bu girişimi desteklemeye devam etmektedir. Aynı zamanda, Avrupa'da kripto endüstrisinin gelişimi dikkate değer bir ilerleme göstererek işletmeler ve vatandaşlar için yeni fırsatlar yaratıyor. Kripto para birimlerinin hayır işleri ve alışveriş de dahil olmak üzere günlük finansal işlemlere dahil olması, dijital varlıkların ekonomik kalkınma için önemini gösteriyor. Charles Hoskinson'un yerinde bir şekilde belirttiği gibi, kripto para birimlerinin yükselişi yalnızca finansal paradigmaları değiştirmekle kalmıyor, aynı zamanda sosyal sözleşmeleri yeniden tanımlama ve insanları benzeri görülmemiş şekillerde güçlendirme potansiyeline de sahip.
