Yatırım yolculuğunda hepimiz şu deneyimi yaşamış olabiliriz: Kayıplara katlanabiliriz, ancak çoğu zaman bunun nedeni, insanların piyasaya saygı duymayı gerçekten öğrenmesini sağlayan unutulmaz acıyı deneyimlememiş olmamızdır. Kâr karşısında kontrol etmek zordur. Bunun arkasında, kritik anlarda tereddüt etmemize neden olan derin bir kayıp endişesi vardır.

Pozisyonları korurken yaşanan kaygı ve huzursuzluk çoğu zaman pozisyonların yanlış tahsisinden kaynaklanır. Fazla kilolu pozisyonlar ağır bir yük gibidir, iç huzuru ve sükunetin korunmasını zorlaştırır. Bir ticaret sistemi veya teknik stratejisi ne kadar gelişmiş olursa olsun, sonsuz başarıyı garanti edemeyeceğini ve geleceğin de bir istisna olmayacağını anlamalıyız. Piyasa bilinmeyenlerle ve değişkenlerle dolu ancak alçakgönüllü ve temkinli davranarak bununla kolaylıkla başa çıkabiliriz.

Ticaret dünyasında gerçek rekabet, kimin daha fazla kâr edeceği değil, zorluklar ve fırsatlarla dolu bu arenada kimin daha uzun süre hayatta kalabileceğidir. Hayatta kalmak yatırımın ilk kuralıdır. Bazen ihtiyacımız olan şey korkusuzca tehlikeye atılmak değil, yıkıma yol açabilecek risklerden akıllıca kaçınmaktır. Unutmayın, yatırım yapmak kumar ya da geçici heyecan ve zevk peşinde koşmak değildir, uzun vadeli planlama ve kararlılık gerektirir.

Bu nedenle yatırım sürecinde kayıplardan ders almayı, kar elde ederken uyanık kalmayı, pozisyonları makul bir şekilde kontrol etmeyi ve istikrarlı bir şekilde ilerlemeyi öğrenelim. Ancak bu şekilde ticaret piyasasının uzun nehrinde son gülen ve en uzun süre yaşayan yatırımcılar olabiliriz.