Bitcoin’in açık pozisyon hacmi, yıllık zirve seviyesine yaklaşırken, satış baskısının spot hacimlerde hakim olduğu gözlemleniyor. Bu durum, artan volatilitenin habercisi olabilir.

Bitcoin’in aylık fiyat grafiği$BTC

, Ocak 2023’ten bu yana ilk kez boğa yutan mum oluşumu ile kapanma aşamasında; bu da potansiyel bir trend değişikliğine işaret ediyor. 2024 sonu ve 2025 başı için uzun vadeli beklentiler iyimser görünse de, kısa vadeli işaretler olası volatiliteyi gösteriyor. Bitcoin’in açık pozisyon hacmi 35 milyar dolara yükselmişken, piyasa volatilitesi artıyor—BTC fiyat hareketleri hakkında daha kapsamlı bir analiz için detaylı yazımıza göz atabilirsiniz.

Artan Açık Pozisyon Hacmi ve Piyasa Görünümü

27 Eylül itibarıyla Bitcoin’in açık pozisyon hacmi 35 milyar dolara ulaşarak, Şubat ve Temmuz 2024’te görülen zirvelerle aynı seviyeye geldi. Bu artış, vadeli işlemler piyasasının BTC fiyat yönü üzerindeki önemli etkisini ortaya koyuyor. Ancak bu yukarı yönlü trende rağmen, fonlama oranı alışılmadık şekilde sabit kalmış durumda; bu da sürekli işlem yapan traderlar arasında belirgin bir kararsızlık hissi yansıtıyor. Bağımsız trader Adam, bu piyasa belirsizliğinin, spot emir defterindeki negatif derinlik tarafından daha da derinleştiğini belirtiyor. Bu durum, Bitcoin’in 66.000 dolar direnç seviyesine yaklaşırken agresif bir satış baskısı olduğunu gösteriyor.

Bitcoin’in 4 saatlik grafiğine baktığımızda, BTC fiyatı ile Göreceli Güç Endeksi (RSI) arasında bir ayı sapması olduğunu görüyoruz. Bu teknik gösterge, fiyatın kısa vadede 62.300 dolar seviyesine kadar düşebileceğine işaret ediyor; bu da %4.66’lık bir düşüş anlamına geliyor. 62.000 dolar civarında birçok likidite fitilinin oluşmuş olması, burada bir geri sıçrama olasılığını artırıyor. Ancak daha fazla düşüş, 59.500 ila 61.000 dolar aralığında destek bulabilir; bu seviyeler önemli Fibonacci seviyeleri ve üstel hareketli ortalamalar (EMA-50, EMA-100 ve EMA-200) ile çakışıyor. Günlük kapanışın 60.000 doların altına inmesi, mevcut boğa hissiyatını tehlikeye atabilir ve potansiyel olarak trendin tersine dönmesine yol açabilir.