APR ve APY Nedir? Farkları Nelerdir? 🤔
Finansal dünyada sıkça duyduğumuz kavramlardan ikisi olan APR (Annual Percentage Rate) ve APY (Annual Percentage Yield), yatırım ve borçlanma süreçlerinde kritik bir rol oynar. Bu iki terim, faiz oranlarını farklı şekilde ifade eder ve finansal kazanç ya da maliyetler üzerinde doğrudan etkili olabilir.
Gelin, APR ve APY’nin ne anlama geldiğini, aralarındaki farkları ve hangi durumlarda hangisinin önemli olduğunu daha yakından inceleyelim.
APR (Yıllık Yüzde Oranı) Nedir?
APR (Annual Percentage Rate), Türkçeye "Yıllık Yüzde Oranı" olarak çevrilebilir ve bir borç ya da yatırımın yıllık faiz oranını gösterir. APR, basit bir faiz oranı olup yalnızca anapara üzerinden hesaplanır. Borç alan ya da yatırım yapan kişiye, belirli bir yıl boyunca ne kadar faiz ödeyeceğini ya da kazanacağını gösterir.
APR, genellikle şu durumlarda kullanılır:
- Kredi kartı faiz oranları
- Tüketici kredileri
- Konut kredileri
Ancak, APR yalnızca anapara üzerinden hesaplandığı için bileşik faiz etkisini dikkate almaz. Bu da demek oluyor ki, APR her zaman yıllık getirinin tam yansımasını vermez; çünkü faizin yıl içinde kaç kez bileşik hale getirildiği önemli bir faktördür.
APY (Yıllık Yüzde Getirisi) Nedir?
APY (Annual Percentage Yield), yani "Yıllık Yüzde Getirisi", faiz getirilerinin bileşik hale getirilmesiyle ortaya çıkan toplam getiriyi gösterir. APY, faizin yıl boyunca belli aralıklarla (günlük, aylık, üç aylık gibi) hesaplanarak anaparaya eklenmesiyle oluşan bileşik faiz etkisini de içerir.
Bileşik faiz, bir yatırımda faizin sadece anapara üzerinden değil, aynı zamanda önceki dönemlerde kazanılan faizler üzerinden de hesaplanmasını sağlar. Bu nedenle, APY genellikle APR’den daha yüksek olur. APY, yatırımların zamanla nasıl büyüdüğünü daha doğru bir şekilde yansıtır.
APY'nin kullanıldığı alanlar:
- Banka mevduat hesapları
- Yatırım fonları
- #Kripto para staking